Skip to main content

Nükleer Savaşlar

Amerika Çin’le nükleer savaş istiyormuş, bomba atıldıktan sonra yarım saatte dünyamızda hiç bir şey kalmayacakmış. Dünyayı yeniden resetleyecekmiş, orta sınıfı yok edecekmiş. Savaş 2030’a kadar sürecekmiş. Amerika dünyayı kontrol etmek istiyor, Çin de istiyor. Savaş teknolojilerine ve güçlerine güveniyorlar. Amerika 1945’te Japonya’ya atom bombası atmış, bütün binalar erimiş, duvarın bir kısmında bir adamın gölgesi kalmış, bir çocuk yaralı yolda ağlayarak koşuyor, üzerindeki elbiseler erimiş. Bu resimleri Hayat mecmuasında çocukken görmüştüm.

Nükleer füzeleri küçültmüşler ama bir farkı yok. Dünyamıza her şeye zarar verecek. Japonlar her sene o günü anarak yas tutuyorlar. Daha sonra vietnam savaşı çıktı. Marlon Brando’nun oynadığı savaş filmini gördüm. Amerikalılar helikopterle müzik dinleyerek fosfor bombaları atıp köyleri ormanları yakıyorlardı. Vietnamlı köylüler direniyorlardı, toprak altından yollar kazıp, aniden karşılarına çıkıp çatışıyorlardı, liderleri kafataslarından yapılmış kulelerde oturuyordu, bir ineği yolda yürürken kafasından başlıyarak parçalara ayırıp yediler, her tarafta vahşet vardı.

Şimdide Tayvan yüzünden mi savaş istiyorlar, zaten beraber üretim yapıyorlar, savaşmadan anlaşabilirler. Savaşlarla dünyamız çok zarar gördü. Bu istekten Amerikan halkının haberi var mı? Zamanımızda iletişim çok güçlendi, her kes her yerde yaşıyor. Savaş çıkarsa çinliler ve vietnamlılar da Amerikaya gidebilirler, insanlık çok zarar görür. Her tarafta göçler var.

Bu gün Ukrayna-Rus savaşı var. Ruslar gen merkezlerini, biyolojik savaş merkezlerini bombalıyor. Taraflar oturup konuşsun anlaşsın. 100 yıl savaşları mı yapacaklar?
Bunların yerine sudan enerji üretsinler, çevreye zarar vermeyecek teknolojiyi geliştirsinler. İlimde, bilimde, tıpta yeni buluşlara para harcasınlar. Dünyamızı tedavi etsinler. Allahım hepimizi korusun.

Mot: Cumhuriyet bayramımızı kutluyorum, başta Atatürk’üm, ordumuzu, güvenlik güçlerimizi, dedemi, şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun.

Sevinç Ayla Gönenç
29.10.2022

Yunanistan ve İstanbul Boğazı

Yunanistan’ın asıl hedefi adalar değil  İstanbul boğazı. Ticaret yolunu ve gemilerin giriş ve çıkışlarını kontrol etmek. Bir zamanlar yunanlı ticaret adamları dünyanın sayılı zenginleri arasındaydı. Dünyanın ticaretini ellerinde tutuyorlardı. Dünyada vergisiz boğaz bölgeleri vardı, şimdi de dünyadaki boğazlar ticaret için çok önemli.

Yunanistan boğazları ele geçirirse dünya hakimi olur, sadece onun istediği gemiler geçebilir. Ama Atatürk’ümün ve İsmet İnönü paşamızın yaptığı Lozan antlaşması
ile boğazlar dünyaya açılmıştır. (kurallara uymak şartı ile)

İpek yolu için, dünya ticareti için inşallah Birleşmiş Milletlerde antlaşmalar yapılır, dünyamız huzur bulur.

S.Ayla Gönenç
29.Eylül.2022
İzmir

Diyarbakır Anneleri

Diyarbakır anneleri elleri öpülesi kutsal kadınlar, baş tacımız, annelik onlarda zirveyi buluyor. Annelik hamilelikten başlayarak, doğumdan sonra da çocuğunu çok sevmek ve onu korumaktır. Doğum riskli bir olay, ölümler oluyor. Anneler her şeyi göze alır. Onlar bin günü aşkın bir süredir ailece oturup çocuklarını istiyor. Çocuk yaşta kandırılıp götürülmüşler, çocuklar bir çok şeyi bilmezler, geri gelememişler, anca şimdi annelerini televizyonda görünce gelenler oluyor. Onlar orada karda, kışta, yağmurda, soğukta oturup beklediler, hala da bekliyorlar. Saldırılara uğradılar gene da yılmadılar, çocuklarını istediler.

Şimdi de bir sürü dedikodular üretiliyor, orada para alıp oturuyorlarmış. Herkesin annesi var, onlara saygısızlık yapılmamalı. İsteklerini azimle koruyorlar, gerçekten farkındalar, onlar inşallah milletvekili olurla. Doğadaki hayvanlarımıza bakın, yuvadaki yumurtasını karga gelip yediği için güvercin kaybettiği yumurtasının aylarca yasını tutuyor, perişan oluyor, zaman zaman eski yuvaya gelip bakıyor. Bu durumları en çok çocuklarını kaybeden anneler bilir. İnşallah hepsi çocuklarına kavuşurlar. Annelik duygusu hiç bir şeyle ölçülemez. Onlar yaslı insanlar, onlara iyi davranın, bu işin siyasetle ve politika ile hiçbir ilgisi yok.

İnşallah yakında huzur dolu günlere kavuşurlar.

Sevinç Ayla Gönenç
13.9.2022

Diyarbakır annelerine:

Tatlı dillim, güler yüzlüm
ey ceylan gözlüm
gönlüm hep seni arıyor
neredesin sen, neredesin sen


Atem tutem men seni
şekere gatem men seni
akşam buben gelen de oy
önüne atem men seni